24 Ocak 2012 Salı

Hayat Pazarında Sevginin Önemi ...


Bir gün sormuşlar ermişlerden birine:
´Sevginin sadece sözünü edenlerle, onu yaşayanlar arasında ne fark vardır?´diye.
´Bakın göstereyim´ demiş ermiş. Önce sevgiyi dilden gönüle indirememiş olanları
çağırarak onlara bir sofra hazırlamış. Hepsi oturmuşlar yerlerine.
Derken tabaklar içinde sıcak çorbalar gelmiş ve arkasından da ´derviş kaşıkları´
denilen bir metre boyunda kaşıklar.
Ermiş ´Bu kaşıkların ucundan tutup öyle yiyeceksiniz´ diye bir de şart koymuş.
´Peki´ demişler ve içmeye teşebbüs etmişler. Fakat o da ne?
Kaşıklar uzun geldiğinden bir türlü döküp saçmadan ****üremiyorlar ağızlarına.
En sonunda bakmışlar beceremiyorlar, öylece aç kalkmışlar sofradan.
Bunun üzerine ´Şimdi...´ demiş ermiş. ´Sevgiyi gerçekten bilenleri çağıralım yemeğe.
´Yüzleri aydınlık, gözleri sevgi ile gülümseyen ışıklı insanlar gelmiş oturmuş
sofraya bu defa. ´Buyurun´ deyince her biri uzun boylu kaşığını çorbaya daldırıp,
karşısındaki kardeşine uzatarak içmişler çorbalarını.
Böylece her biri diğerini doyurmuş ve şükrederek kalkmışlar sofradan.
´İşte´ demiş ermiş. ´
Kim ki hayat sofrasında yalnız kendini görür ve doymayı düşünürse o aç kalacaktır.
Ve kim kardeşini düşünür de doyurursa o da kardeşi tarafından doyurulacaktır şüphesiz.
Şunu da unutmayın: Hayat pazarında alan değil, veren kazançlıdır her zaman...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder